Veda

Yaşadığım his tam olarak şu: Şimdi otogardayım. Yanımda da Güneş ve Hira. Doğup büyüdüğüm, yerlisi olduğum mahallemden artık çok uzaklara taşınıyorum. O mahalle de tıpkı 90’lardaki Mahallenin Muhtarları” dizisindeki gibi bir yer. İnsanların hepsi tanıdık. Hepsiyle aile, komşu, arkadaş, akrabalık ilişkimiz var. Kimiyle pazarda karşılaşıyoruz, kimiyle iftar yapıyoruz, kimiyle kahve sohbetlerinde buluşuyoruz. Bazen “Güneş git komşudan biraz tuz iste” diyebilecek bir benimseme, birliktelik. Mahallenin yerlisi burada benimle birlikte olan herkes ve burada hır gür yok, burada kimseye sataşma yok, burada kimseyi ötekileştirme yok. Burada ben değil; biz var, benimseme var, sahip çıkma var, saygı var, sevgi var, bilgi var, el ele olmak var, kahvenin yanındaki lokum ikramı gibi bilgi sevgi sohbet ikramı var. Senin çocuğun yok burada, her çocuk benim çocuğum var. İşte ben gerçekten bu dijital dünyada herkese karşı duyduğum his ve herkese karşı hissettiğim sorumluluk böyleydi aslında. Şimdi ise arkadaşlarımla bir otobüs garında vedalaşıyorum. Çocuklarla geçtik en arka koltuğa, camdan size el sallıyorum.

Yakından takip eden arkadaşlarım bilir. Aslında yıllardır diyordum “bir gün buralardan gideceğim” diye. Uzun zamandır bunu düşünüyordum ama zamanın ne zaman olacağını ben de bilmiyordum. Şimdi ise neden karar verdim, müsaadenizle onlara değineyim kısa kısa, tek tek. Aslında bir tane nedeni yok. Lakin artık “tamam” dediğim nokta kısıtlamaların daha da çoğalması oldu. Kişisel değil fakat kitlesel olarak konuşmam gerekirse, iyi de oldu çünkü herkes her konuda dilediği gibi rahatlıkla konuşuyor ve yanlış yönlendirmeler yapılıyor. O anlamda benim de desteklediğim bir durum bu ama kitleselden bireysele dönecek olursam kendi sayfamı şöyle tariflendirebilirim: Şule Alkış instagram sayfası eğitim, psikoloji, kadın, çocuk, üstün zeka, kitap, doğal yaşam, doğal ürünler, yapay zeka ağırlıklı yazılar paylaşılan bir sayfa. Lakin yeni gelen düzenlemelerle artık bunların çoğunun önü kesildi. Bilgi paylaşımı üzerine olan her yazım da, konu hangi alanla ilgili ise, o alanda uzman birinin onayını ve gerektiğinde ismini paylaşarak ilerliyordum. Sebebi ise hem kaynak göstermek, hem de herkesin her konuyu öyle rahatlıkla yazmaması gerektiğini savunmamdan ötürü. Kendi alanım dışımda yazıyorsam, mutlaka o alanda uzman kişinin görüş, bilgi ve onayını almam lazım. Gerekirse uzman ile canlı yayınlar, röportajlar, bilgiler vererek ilerlemem lazım. Yeni gelen kurallara göre ise hiçbir şekilde psikolog, doktor, doktorumuzun verdiği doğal reçeteler, çocukların doğal tedavi süreçleri, göz doktoru, doğal bakım ürünleri gibi -neredeyse benim paylaştığım konuların hemen hepsi – reklam ibaresi barındırsa bile paylaşamayacak olmam. Ki aslında çoğu reklam ve iş birliği bile değil. Ki zaten misal, göz doktorumuzun benim “reklamıma” ihtiyacı bile yok. Kendisi ülkemizi Avrupa’da temsil eden, başarısı tartışılmaz, çok iyi bir profesör. Bu hocamızı ve diğer kıymetli hocalarımı ve psikologlarımızı, eğitimcilerimizi reklam için değil, “bu kadar önemli ve iyi ve doğru bir kaynak / kişi / bilgi biliyorum. Faydalandığım gibi sizlerin de ihtiyacınız varsa faydalanmanıza vesile olmak istiyorum” gayesi vardı genel olarak bende. O sebeple eğer bu paylaşımları yapamayacaksam, benim burada olmamın hiçbir anlamı kalmamış oldu benim için. Çünkü ben burada elbisemi, ayakkabımı, çantamı, bluzumu göstermeyi seçen biri hiç olmadım. Aksine şalvarla, elimde tavukla, doğal ve gerçek kareler paylaştım. Çocuklar inek sağarken, sabah ormana yürüyüşe giderken, toprakla oynarken, hem bilimi hem ilimi öğrenirken, zekalarını desteklerken, kavga ederlerken, sendromlarında ve hastalıklarında nasıl yok izlediğimi paylaşırken ve daha niceleriyle naçizane farkındalık oluşturmak için vardım. Amacım bilgi, paylaşım, birlik içindi. Elimden bunlar alınırsa, benim için hiçbir anlamı kalmaz yazmanın. Kirpiğimdeki rimelin hacmi değil, elimdeki naçizane bilginin paylaşımı önceliğimdi. Ve her zaman da söylediğim gibi, yazıyı okuyan her kadın benim için ben, her kadının çocuğu da benim için benim çocuğumdu. Sorumluluk duygusuyla, hatta vebal korkusuyla kılı kırk yararak yazdım, söyledim, anlattım. Bu nedenle engellemeler çıkınca benim “tamam artık” dediğim son nokta bu oldu.

Diğer bir mesele ise artık gerçek mesleğime dönmek istemem. Kısaca meslek hayatımdan bahsetmem gerekirse; bilgisayar programcılığı mezunuyum. Çalışma hayatımda bir dönem yazılım, web yazılım ve web tasarım alanlarında çalıştım. Anne olduktan sonra ise çalışma hayatımdan feragat ettim. Son birkaç yıldır da çok ağır bir eğitim süreci olan ve gecelerce uykusuz kalarak emek harcadığım yapay zeka uzmanlığı eğitimi aldım. Yapay zeka alanında mesleğimde ilerlemem ve ortaya bir ürün koymam için ise odağımın ve motivasyonumun sadece tek bir yere; yapay zeka ve yazılım alanına çevirmem lazım. O sebeple artık ve sadece kendi işimi yapıyor olacağım. Ayrıca teknolojiyi tahmin edersiniz; her şey çok hızlı değişiyor ve gelişiyor. Örneğin yapay zeka alanında 3 yıl önce aldığımız eğitim (düşünün; sadece 3 yıl önceki yazılım bilgisi) artık eski ve neredeyse kullanılamaz derecede. Sürekli update / güncelleme. Hızına yetişmem için bilgisayarımın başında olmam lazım. Öte yandan evim, çocuklar, çocukların ödevleri, çocukların aldıkları ekstra eğitimler, temizlik, yemek, okuyacağım kitaplar, aldığım dersler, gerçek dünyadaki diğer ekstra yoğunluklar o kadar fazla ki; o sebeple bir gün zaten sosyal medyadan feragat etmem gerekiyordu. Daha fazla yazılımı, mesleğimi, işimi de ertelemek doğru bir hamle olmayacağı için güncelin hızına erişmem lazım. Ve hep söylediğim (ve hatta maddi manevi olarak uyardığım) gibi yazılım ve yapay zeka (maalesef) çok önemli. Mayıs ayında yeni bir yapay zeka eğitimi daha alacağım üstelik. Bu kez yine son teknoloji yazılım ama bu aynı zamanda yine gece gündüz uykusuz kalarak, bu kadar koşturmacanın içinde bir de öğrenci olmam demek. Gerçekten, tahmin ettiğinizden daha yoğunum ve sürekli eğitim, güncelleme, üretim odaklı olduğum için hıza yetişmem benim için ciddi efor.

Diğer bir konu ise artık çok yoruldum arkadaşlarım. Mesela sıvıların zamanında “bırakın dışarı çıkamamayı, burnumun ucunu pencereden çıkaramayacağımı bilsem, yine de yaptırmam onu” dediğim için hem sosyal medyadan ciddi bir kısıtlama yedim, hem de çok saldıranlar oldu. Ne cahilliğimi bıraktılar, ne de neden böyle söylediğimi anladılar. Oysa ki hiçbir zaman “öylesine” bir söz söylemedim. Yapay zeka, nanoteknoloji, dijital yaşam, genetik bilimi, kuantum (ki bu konu çok saptırılıyor), transhümanizm, kuantum bilgisayarlar, dijital zeka gibi birçok kavram ve bunların örümcek ağı bağlantısını, işin etiyle kemiğiyle içeriğini araştırmam, yapay zeka alanında mutfağı bilmem ve daha birçok sebepten ötürü konuştum. Susmayı tercih edebilirdim, alkışlanmayı seçebilirdim, hatta medyadan kısıtlanacağımı ve linç yiyeceğimi çok iyi bildiğim için ben de savunabilirdim. Ama dedim ya vebal korkusu var, gerçeği bildiğin halde konuşmazsan dilsiz şeytan olmak var, herkese “ben” gözüyle bakmak var; işte bu sebeplerden ötürü susamazdım. Hiçbir zaman da susmadım. Ayrıca çok yüksek takipçili sayfaların da aslında vitrininden farklı olduklarını görmek beni ayrı bir hayal kırıklığına uğrattı. Hadi onları da geçtim, keşke benim herkese sahip çıktığım insanlar arasında art niyet hiç olmasaydı. Şöyle bir başka örnek vereyim: Çocuklar kara kalem eğitimi alıyor. Öğretmenleri kızlara göz çizme ödevi verdi. Gözün içinde de ışık yansımaları var. Story’de paylaştığımda “hmm tek göz, hem de gözün içinde üçgennnn” gibi tepki aldığım da oldu 😀 Bunlar ufak şeyler değil arkadaşlarım, yorgunluğum yıllardır süregelen birikim. O sebeple beni lütfen anlayınız.

Başka bir konu ise sapla samanın birbirine karıştığı bir yer oldu artık sosyal medya. Yapay zeka ve dijital güvenlik açısından her zaman dikkatli olmak gerekiyor, bununla ilgili çok konuştum, canlı yayınlar yaptım, her fırsatta detaylıca anlattım, o ayrı ama artık iyice sapla saman ayrılamaz oldu. 90’lar uçtu gitti mahallemizden. Kaygı girdi her bir yüreğe. Üstelik, hele ki uzlet yolu hep kalbimin emri iken, artık emre biat etme vakti geldi; tüm bu sebepler bir araya gelince.

Şimdi otogardayız Güneş, ben ve Hira. Otobüs kalkarken size el sallıyoruz, gözümden akan damlalarla. Elimde değil ağlamamak; öyle bir benimsedim ve çok teşekkür ederim ki gerçekten çok da sevildim, biliyorum. Yolda azığımız ise dualarınız. Lütfen o güzel dualarınızı bizlere her zaman edin. Benim de gerçekten, ama gerçekten dualarımdasınız. Bundan sonra hayatımız nasıl ilerler, bilmiyorum. Belki bir çocuğum daha olur, belki o çok hasretini çektiğim köy evim olur, belki de bilmem ki; Rabbim ne yazar bize, hepimize. Benim hakkım var ise helal olsun arkadaşlarım. Siz de haklarınızı helal ediniz. Gitmeden önce en çok sorulan soruları toplu yanıt olarak vermeye gayret ettim ama yanlış anlaşılmaktan da çekindim. Yine de ihtiyacı olan arkadaşlarım olursa diye kitaplar, ingilizce eğitim, oyunlar, zeka oyunları, dikkat geliştiriciler, doğal gıdalar, doğal yağlar gibi birkaç link aşağıya paylaşacağım. Dilerim yazdığım, söylediğim, önerdiğim her şey şifa olsun, iyiliğe katkı olsun. Tüzder’de çocuklar için robotik kodlama dersinde ben de öğretmen olarak katılacağım ve Ev Okulu uygulamasında ben de yazacağım. Oralarda da görüşürüz.

Bizi hep güzel hatırlayınız. Sevgimle selamlıyorum <3

Cilt bakım ürünleri

https://app.hb.biz/oYt3sn6pX60Q #reklam

Anneler için çocuk gelişim kitapları
https://app.hb.biz/uPC5siGwDwcx #reklam

Kişisel geliştiren ve farkındalık oluşturan kitaplar
https://app.hb.biz/vjl5CiRUyCFc #reklam

Okula gitmek istemeyen çocuklar için:
https://app.hb.biz/kweH8Wgnoy2q #reklam

Hamile anneler ve bebekli anneler için
https://app.hb.biz/xqqx73zvxpaf #reklam

Bebek kitapları
https://app.hb.biz/vccZCElESQKp #reklam

3 yaş ve üzeri kitaplar
https://app.hb.biz/P5315G4tiibZ #reklam

Okul öncesi kitaplar
https://app.hb.biz/9XYXs45Fa1IU #reklam

6-9 yaş Hira kitap listesi:
https://app.hb.biz/D5WjdmeujCvk #reklam

9 yaş ve üzeri kitaplar
https://app.hb.biz/JtoryEqvngZY #reklam

10 yaş üzeri kitaplar
https://app.hb.biz/xJBdqfmTWb4V # reklam

3-7 yaş uyku öncesi kitaplar
https://app.hb.biz/wOZX0TnhhZd0 #reklam

Dikkat güçlendirme setleri – her yaş için
https://app.hb.biz/7fxDLN7K9d88 #reklam

İngilizce eğitim – %20 indirim
https://www.novakid.com.tr/registration?utm_source=influencer&utm_medium=affiliate&utm_campaign=sulealkis #reklam

Filial eğitim için lütfen Tuzder ile irtibata geçin ve onlara benim arkadaşım olduğunu söyleyin. İndirim uygulaycaklardır. Bu çok önemli bir eğitim arkadaşlarım – 0212 679 06 00 #reklam

Zeka geliştiren oyunlar
https://app.hb.biz/jL86NN7pOzAT #reklam

Geliştirici ders kitapları – her sınıf için
https://app.hb.biz/bNHKpp0J365n #reklam

Çizim tabletleri – eskiz
https://app.hb.biz/28nQhDEj9MBs #reklam

Öksürük için Yıkanmamış Koyun Yünü – Müthiştir
https://app.hb.biz/6a8HTvQiiXO1 #reklam

Cilt bakımı ve saç bakımı
https://app.hb.biz/iNStBbOpmJBz #reklam

Doğal Temizlik ürünleri – doğal temizlik
https://app.hb.biz/2oA9G6lnIhhX #reklam

Ev aletleri
https://app.hb.biz/N3Xi0pz76bDm #reklam

Elektrikli ev eşyalarından en kullanışlı olanları
https://app.hb.biz/uxBQD6pPY7zJ #reklam

Güneş kremi doğal ürünler
https://app.hb.biz/kc3WFAabFGIM #reklam

İğde Çekirdeği tozu çocuklarda boy uzama, yetişkinlerde kemik için
https://ty.gl/q8o6necdhz #reklam

Akıllı saat
https://app.hb.biz/kc3WFAabFGIM #reklam

Suluklar başta olmak üzere, okul ihtiyaçları (suluğu ben de kullanıyorum. Herkes için kullanışlı ve sağlıklı)
https://app.hb.biz/ZWDeKimPfeAi #reklam

Bakır ürünler – Mutfağımın demirbaşı
https://app.hb.biz/Qmwx232uxjJd #reklam

Evde en memnun kaldığım mutfak ürünleri ve tekstil ürünleri
https://app.hb.biz/6TAF48uC947G #reklam

Doğal saç kınası
https://www.instagram.com/kina_mia/ #reklam

Doğal gıda ve salça
https://www.instagram.com/hataydagzeytini?igsh=MXZjNWRrNnNlbXVscg== #reklam

Bursa Hasır Sepetler
https://www.instagram.com/dogaliniara?igsh=eTB5aTEzYXBoNTgx #reklam

Yoruma kapalı.

MENÜ