Mahremiyet Eğitimi Hakkında Ne Kadar Bilinçliyiz?

Çocuk tacizciliği ruhsal bir hastalıktır. Bir tacizci yapacağı tacizin sonuçlarını hesap ederek suistimale yönelmez. Taciz anında kişi aklının değil, dürtülerinin esiridir. Tacizci aklına değil, dürtülerine yenik düşer çünkü. Tacizcilerin hepsi akli dengesi yerinde insanlardır. Eğer taciz olaylarındaki azalma cezalandırma yoluyla olsaydı, Amerika gibi bazı ülkelerde hiç taciz vakasına rastlanmaması gerekirdi. Ancak ölüm korkusu dahi taciz olaylarının önüne geçememiştir. Bir tacizcinin tanımadığı bir çocuğun elinden tutup onu bir yerlere götürmeye çalışması çok zayıf bir ihtimaldir. Tacizciler, suistimal edeceği çocuğu ve ailesini çok yakından tanır çoğunlukla. Ailenin hassasiyetlerini ve önceliklerini bilir, çocuğun hangi olaya nasıl reflekslerle tepki vereceğini zaman içinde adım adım test eder. Unutmamalıdır ki tacizcilerin tamamına yakını, anne babanın oturup konuştuğu, tanıştığı kişilerden oluşur. Çocuk eğitiminin en önemli kısmı “Mahremiyet Eğitimi” dir. Yetişkinlerin bu eğitimin ne olduğunu, nasıl verildiğini ve mahremiyet eğitimi eksikliklerinin nelere sebep olabileceğini benimsemesi, çocukların hakkıdır. Ancak unutmamalıdır ki, her ne kadar mahremiyet eğitimi düzgün bir şekilde çocuğa verilse de, çocuk suistimali riski yüzde yüz olarak ortadan kalkmaz.. Mahremiyet-EgitimiDeğerli hocamız Adem Güneş’in neredeyse okumadığım kitabı kalmamıştır. Her kitabında ayrı bir bilinç, ayrı bir farkındalık ve ayrı bir doğru rehberlik sunar biz ebeveynlere. Her kitabını da ayrı ayrı tavsiye ederim etmesine ama, Mahremiyet Eğitimi kitabı benim için ilk sıralarda yer alır.. Çocuklarımızın daha küçük yaşlarından itibaren hem beden, hem zihin, hem de ruh sağlıklarını korumak adına nasıl yol izlememiz gerektiği, anne babaların hiç farkında bile olmadan yaptıkları yanlış tutumlardan, “nasıl davranılması gerekir” sorusunun cevabına varana kadar oldukça aydınlatıcı bir kitap Mahremiyet Eğitimi. İçerisindeki hikayeler, olaylar, yaklaşımlar, bazen ağlayarak okuduğum yavrucakların başından geçen hikayeler ve altında yatan sebepler, çocuklarımızı nasıl koruyabiliriz ve aslında tehlikenin ne kadar da yakınımızda olduğunun bilincinde miyiz; tüm bunları ve daha da fazlasını anlatan, muhteşem bir eser. Cinayet vakalarından sonra en önemli ve travmatik bir suçtur taciz. Ülkemizdeki çocuklara yönelik suistimal davalarında 2008 yılından 2013 yılına kadar yaklaşık %400 artış gerçekleşmiştir ki bunlar, sadece adliyeye taşınan davalardır. Bu olayları gizleyen, saklayan aileler ya da çocukları da göz önünde bulundurursak, bu artış gösteren sayı sadece onda biri kadarmış… Durum bu kadar ciddi iken, lütfen daha da bilinçlenelim. Anne baba olarak, hiç farkında bile olmadığımız yanlış davranışlar içinde olmak, çocuklarımız için tehlike arz edebilir. Ya da, belki de yardıma ihtiyaçları varken çocuklarımızın, içinde bulundukları durumun hiç farkında bile olmaya da biliriz… Bu kitap sayesinde belki de birçok çocuğun hayatı kurtulacak anne babanın bilinçlenmesinden dolayı. Bu kitap sayesinde bir sürü evde travmaların, intiharların, sinir krizlerinin, şokların ve çok daha fazlasının önüne geçilebilecek. Ve bu kitap sayesinde siz de daha çok bilinçlenecek, sağlıklı bireyler yetiştirmiş olarak toplumumuza katkıda da bulunacaksınız. Adem Güneş’e bir kez daha saygılarımla, Ve sadece tavsiye değil, bir yalvarış edasıyla da tüm anne babalara sesleniyorum bu kitabı okumaları için.. Saygı ve dualarımla..

birannetavsiyesi@gmail.com

Yoruma kapalı.

MENÜ