Çözüm Bulma Oyunu

Çocuklara kendi sorunlarını çözebilmeleri için fırsat oluşturmak, onların iç veya dış dünyalarındaki yaşadıkları sorunlarda, kendi başına mücadele etmelerini öğretir fakat bu noktada ebeveynler olarak bizi bazı sorular beklemektedir:
•Hangi noktada, ne kadar müdahale etmeliyim?
•Hangi noktadan sonra kendisi başa çıkmalı ve çözümü bulması için hangi noktada çocuğumu yalnız bırakmalıyım?
•Acaba farkında bile olmadan, çocuğun yerine sorun çözmede ben rol alıyorsam bu, onun gelişimini nasıl etkiler?
•Empati, özgüven, çaba, zamanı doğru kullanmak gibi duygusal gelişim süreçleri bu durumda nasıl şekillenir?
• Yaşanılan sorunun kendisine, “bir eğitim modeli” gözüyle bakarsak, bu sorun aslında çocuğun gelişimine katkı sağlayan bir fırsat olarak düşünülebilir mi?

Yani paradigma şöyle: Ortada bir sorun var ama biz ona “sorun” değil, “fırsat” diyoruz, bakış açımızı bu şekilde değiştiriyoruz ve sorunla karşılaştığımızda hemen oyuna başlıyoruz fakat oyunu anlatmadan önce algoritma, hedonizm, SWOT analizi, C++ ve gamification üzerine kısa bir bilgi paylaşımı yapmalıyım. Bu kısmı atlayalım derseniz ki bence demeyin, yine de demek isterseniz; sondan beşinci paragraftan yazıya devam edebilirsiniz 🙂

Yazılım dünyasında bir programlama dili var: C++ . Bu dil, benim hayatımda ciddi bir dönüm noktası oldu çünkü ona yalnızca öğrenmem gereken bir programlama dili olarak bakmamıştım. Bu dili öğrenirken öğrendiğim algoritma, aynı zamanda beni içsel olarak da eğiten bir felsefe oldu aslında.

Algoritma, kısaca belli bir problemi belli bir amaca ulaştırmak için tasarlanan yol demek. Algoritmayı iyi çözüp, C++ bilgini de genişletirsen, biraz da çaba ve zaman ile bilgisayar dünyasında neredeyse yapamayacağın hiçbir program yok! O kadar net fakat sorun şu ki; algoritmayı çözmek, kendine fırsat vermek, dili öğrenmek ve zamanı iyi değerlendirmek: Bunların hepsi bir bütün ve doğru kullandığında hedefe yani yazmak istediğin programa ulaşırsın.

O halde ben bu “sorunu” sorun değil de, oyun olarak düşünürsem ne olur?
O halde “benim sorunum, artık bir oyun olur ve çözmek için daha keyif alırım”. Yani, tıpkı zeka oyunları gibi düşünün; algım sorunu artık sorun değil, oyun olarak görüyor… Beynimiz hedonisttir ve bir şeyleri iyi öğrenmenin en iyi yolu da, beynimize haz verecek şekilde öğretmektir. Sokrates’in öğrencisi Aristippos’un öğretisi olan hedonist, hazcılık anlamına gelir ve felsefi bir görüştür.

Hedonizm ve algoritmadan sonra, çözüm bulma oyununu aktarırken değinmem gereken bir konu daha var ki o da gamification terimi. Gamification ise oyunsallaştırma demek. Yani oyun dışı alanlarda, kişileri motive etmek ya da öğretmek ya da problem çözmek amacı ile kurumsal yapılarda izlenilen bir yoldur.

Aslında tüm bunların hepsine baktığımızda, çıkan sonuçlar hep aynı: Bir probleme giderken, gidilecek yolun SWOT analizini çıkarmak da diyebiliriz. Yani sorun her ne ise o sorunun güçlü yönleri, zayıf yönleri, fırsatları ve tehditleri zihinsel olarak analiz etmek ve bakış açımızı, algımızı oyun olarak değiştirmek ve çözüm odaklı olmak.

Her iki çocuğum da 3 yaşına geldiklerinden sonra, algoritma tekniklerini geliştirecek bir oyun oluşturdum kendimce ve ilerleyen dönemlerde tek başına sorun çözmede bana ihtiyaç duymadan kendi başlarına hallettiklerini, bu oyunun çok işe yaradığını da görüyorum. O yüzden de bu oyunumuzdan bahsetmek istedim. Oyunun adı Çözüm Bulma Oyunu ? Bu oyun zihin ve hayal gücüyle oynanıyor. Her soruna göre de oyunun senaryosu şekilleniyor. Mesela, diyelim ki Güneş ödev yapıyor. Ödevi de yazı defterinde alt alta sıralanmış satırlardaki cümlelerin tekrarını yazmak. Ama ortada bir sorun var: Güneş, sıraları karıştırıyor ve 1. satırdan sonra 2. satırı yanlışlıkla atlıyor ve direkt 3. satırı yazıyor gibi. O halde bu sorunu çözmek için hemen çözüm bulma oyununa geçiliyor.

Oyunun düşünme şekli şu:
1. Sorun Nedir: Satırları karıştırıyorum.
2. Hedef Nedir: Satırları karıştırmadan doğru sıralamada yazmak.
3. Başarmam Gereken Konu Nedir: Sıralama takibini doğru yapabilmek.
Dördüncü soru ile birlikte işin içine artık hedonizm ve gamification giriyor.
4. Bunun İçin Nasıl Bir Çözüm Bulabilirim: Mesela yazacağım satırın her kelimesinin üstüne artı işareti koyarsam, nerede kaldığımı işaretlemiş olurum ve bir sonraki satırı da karıştırmam.
Algoritma, SWOT analizi işin bu kısmındaydı. Kendime eğlenebileceğim bir durum oluşturmak ve bu durumun SWOT analizini çıkarmak. Bundan sonrası ise çözüm bulma oyununun hedefini gerçekleştirmek oluyor.

Bir başka örnek daha verelim:
1. Sorun Nedir: Oturduğumuz masadan ayrılıp, park alanına gideceğim ama park alanına giden yoldaki tüm masalarda diğer insanlar oturduğu için, sandalyelerden dolayı park alanına ulaşamıyorum.
2. Hedef Nedir: Parka gitmek.
3. Başarmam Gereken Konu Nedir: Park alanına gidebilmek için kapalı alanlar arasından kendime yol açabilmek.
4. Bunun İçin Nasıl Bir Çözüm Bulabilirim: Birinci alternatifim; yolumun üzerinde denk gelen her masadan izin isteyip kendime yol açmak. İkinci alternatifim ise; park alanına gideceğim yolu bir labirent oyunu gibi düşünmek. Yolu izliyorum, eğer çıkmaz yol ise sağ veya sol tarafımı gözlemleyerek çıkış yolu arıyorum. Bu, park alanına ulaşana kadar böyle devam ediyor ve sonunda sorunumu çözüp pak alanına ulaşıyorum.

Başka bir örnek daha verelim:
1. Sorun Nedir: Montumun fermuarını çekemiyorum.
2. Hedef Nedir: Montumu giymek.
3. Başarmam Gereken Konu Nedir: Fermuarımı geçirmeyi öğrenmek ve mont giymeyi başarabilmek.
4. Bunun İçin Nasıl Bir Çözüm Bulabilirim: Birincisi; fermuarım, fermuarın en uç noktasında mı? Yani onu geçirebileceğim konumda mı yoksa konumu yanlış mı? İkincisi; Fermuarımın konumu doğru ve en aşağıda ise, fermuarımı tuttuğum yeri doğru kavrıyor muyum? Üçüncüsü; Fermuarım takıldı ise stres yapmak ya da çekiştirmek yerine, mekaniği engelleyen bir durum var mı; onu gözlemliyorum. Böylelikle, birkaç denemeden sonra yukarıda da bahsettiğim gibi; bilgi, çaba, özgüven, zaman ve oyun tekniği ile sorunumu çözüyorum.

Sorun Çözme Oyunu, benim yıllardır kendim için uyguladığım bir yol. Yani bu zihin oyununu yalnızca çocuklar için değil, kendimiz için de uygulayabiliriz. Böylelikle aslında soruna bakış açımız farklılaşıyor ve bu doğrultuda stres de daha az yaşanıyor. Oyun, beyin egzersizi, sorgulama, sorun çözme ve felsefe; aslında hepsi birlikte bana çözüm sunuyor. Bu oyunu hayatıma dahil ettiğimden beridir şu gerçeği de gördüm aslında: stres iş yoğunluğundan değil, işe nasıl baktığımla alakalıymış meğer. Çünkü insanı iş yoğunluğu değil, stres yorarmış. Hayatı da bir çözüm bulma oyunu olarak düşünürsek, yaşam daha keyifli, sorunlar ise bir oyundan ibaret kalıveriyor.

Neşenin bol olduğu oyunlar dileğimle,
Şule Alkış

Yoruma kapalı.

MENÜ