Çocuğumla ilişkimde sürekli olarak 4 şeyin üzerinde duruyorum; koşulsuz sevgi, iletişim, dokunma ve saygı. “Ne olursa olsun hep seni seveceğimi ve yanında olacağımı bil, bana güven” mesajını gerek günlük hayatımda yaşadıklarımızdan, gerekse de iletişim yolu ile Güneş’e sürekli yansıtırım. Koşulsuz sevip de şımartmanın önüne geçmek içinse, bir konuda “hayır”ım varsa, ona net ve kararlı bir tavırla da iletirim. Bunu da saygıyla, yumuşak ve kararlı bir ses tonuyla ve göz göze hizayla ona iletirim. Hissetiğim her şeyi ona söyleyip ve onun da ne hissettiğini anladığımı, kendisine hak verdiğimi de dile getirerek elbette. Böylece güven, sevgi, iletişim ve çocuğa saygının eksik olmadığı çerçevede zamanla onun da sağlıklı bir ruh haliyle büyüdüğünü görmek de beni motive eder.
Konuşabilen tek varlık insan olduğuna göre ve doğuştan sevgi ve kabul görme duygularını içimizde barındırdığımıza göre, bireyin doğduğundan beri bu dörtlü duygu ile beslenmesi, bebekken bile kişinin hakkı, bu hakkı kendisine verilmediğinde de dolayısıyla kişiye haksızlıktır bana göre.
Bu haklarla büyüyen çocuk da zamanla büyüdüğünü, değer gördüğünü daha iyi kavramış oluyor. Güneş artık 2,5 yaşında olduğu için, onu öperken izin istiyorum. Hayır derse üstelemiyorum. Ondan güç olarak üstün olduğumu anlasın istemiyorum. Popo gibi özel bölgelerini asla sevmediğim gibi sevenlere bu konuda müdahale ediyorum. O da zaten böyle durumlarda “başkalarının poposuna dokunulmaz” diyor ya da istemezse kendini zorla bile sevdirtmiyor. Ailecek bir karar vereceksek mutlaka onun da fikrini alıyorum. Bir yere gideceksek, bize bir misafir gelecekse, gün içinde planlarımız varsa; bunları Güneş’le paylaşıyorum. Günlük hayatında yaşadığı her aktiviteden ya da yapılan her plandan haberdar oluyor. Tüm bu uyguladığım methodlar bir araya gelince çocuk değer ve kabul gördüğünü iyice benimsiyor. Böylece aramızdaki güven pekişiyor, iletişim sağlamlaşıyor, özgüveni oluyor ve şükür ki hırçınlıklarımız nadiren yaşanıyor. Şimdi bir de kardeşi doğacağı için, tuvalete tuvaletini yaptığı için ve ayrı odada yattığı için ona büyüdüğünü de sözlü olarak dile getiriyorum.
Bunlar benim naçizane tavsiyem ve Güneş’le en temel iletişimimdir. Bu şekilde sakin, anlaşılabilir, çözüm üretilen, uyum sağlayabilen bir ilişkimiz oldu kızımla. Pedagog olmadığım için elbette kesin dille de konuşamam fakat araştırdıklarım, öğrendiklerim, içgüdülerim, gözlemlerim ve sonuç olarak Güneş’le ilişkimden dolayı net olarak doğru olduğuna inandığım tutumlarım bunlardır.
Sevgiyle kalmak ve her zaman mutlu olmak dileğimle,
Yoruma kapalı.