Ağlayabilme yeteneğini direnç olarak kullanan 2 yaş bebesi Hira, bu sabah yine tüm gayretiyle ağlayarak, beni hiç unutamayacağım bir günaydınla karşıladı.
Önceden böyle kriz durumlarında sinirlerime zar zor hakim olsam da, artık bu durumları sık sık yaşamamızın yanı sıra kontrolümü kaybedersem, çocuğun gelişiminde ne denli etkisi olduğunu idrak ettiğim için kendime sürekli “Bu, geçici bir süreç. Süreci iyi değerlendir, doğru yönet ve dengede kal. O şu an sınırını çizmek istiyor, seni deniyor, sesini gücü olarak kullanıyor, benlik kavramı gelişiyor ve 2 yaş döneminde olduğu için inat. Sakın hayır dediysen, o hayırı evete çevirme. Kararlı olduğunu anlamalı. Bir kere bu kuralı ezersen, bu durumların devamı gelecektir ve ağlayarak her şeyi yaptırabileceğini düşünecektir. Seçenek sun ve ağlamasını engelleme, öfkesini içinde tutmasın” diye diye telkinde bulunmamdan sebep, sorun bir müddet sonra çözüldü.
Olay ise çok basit: Bu havada (aylardan Temmuz) külotlu çorap ve kışlık elbise giyecekmiş. Ben de seçtiği kıyafetlerin şu an uygun olmadığını, onu terletip hasta edeceğini söyledim fakat inadı bir tutunca tüm algılarını kapadı. Beni duymuyor bile! En son, evden çıkacak sırada kararlı bir ifade ve ses tonumla “Ya bu elbiseleri giyersin, ya da babanla evde kalırsın. Ben Güneş’le çıkıyorum” dedim ama bu söylediğimi yapacağımdan da emindi zaten. O yüzden mevsime uygun seçtiğimiz kıyafetleri giydi, ağlamaya devam etti, etti, etti. Bir müddet sonra artık rahatlayınca gerginlik sona erdi. Şayet kışlık kıyafetlerde ısrarcı olsaydı, onu asla dışarı çıkarmayacaktım ve tüm ağlamalarına rağmen de babasıyla evde kalacaktı.
Artık tüm krizlerimizin başı, gelişimi ve sonucu bu şekilde ilerliyor ve konu farklı da olsa, gidişat ve sonuç hep aynı sürüyor. Eskiye nazaran da daha kısa atlatılıyor.
Hira’nın ağlama ve inat ağırlıklı süren bu krizleri henüz bitmedi, devamı gelecek, biliyorum. Ben de bu süreçte kendimi telkin etmeye devam edeceğim. Çünkü kendime bunları söylemesem ve bu şekilde davranmasam, sınırını bilmeyen bir çocuk olacak. Krizi fırsata çevirmek, sakin kalabilmek ve kararlı davranabilmek onun gelişimi için de önemli.
Psikoloğumuz Ezgi Nur Şahin’le de konuşurken olay üzerine şunları aktardı:
2 yaş çocuğu “anneyi kullanmak için” ağlamaz çünkü beyni henüz bu kadar sofistike değildir. Gün boyu yaşadığı tüm gerginlikler birikir ve bazen bu durum “farklı marka süt aldığın için bile” tetiklenebilir ve çocuk bu şekilde gerginliğini boşaltır.
Çocuk, bebeklikten çocukluğuna kadar pek çok hayal kırıklığıyla, başarısızlıkla baş etmeye çalışır ve biriken gerginlik en çok güven duyduğu kişide patlar (O yüzden de bağırmamak ve koşulsuz sevgi sunmak önemli işte…).
Şu an sorun kışlık kıyafet giymek istemesi değil, yaşadığı ve baş etmeye çalıştığı birçok duyguyu çıkartmaya çalışmasından kaynaklanıyor diye düşünmelisin. Diğer bir deyimle, amacı seni manipüle etmek değil “birçok duyguyla başa çıkmaya calısıyorum, artık bebek değilim ve kendim karar vermek istiyorum çünkü bu benim kendimi bulmam için önemli” deme şekli.
Ek olarak, Çocuğa Karşı Kararlı Olmak mı Yoksa Otoriter Olmak mı? yazımda yalnızca 2 yaş çocukları için değil, her yaş çocuklar için önemli olan karar ve tutarlılık konusundan detaylıca bahsetmiştim. Yazının üzerine tıklayarak detaylarına ulaşabilirsiniz.
Ve aşağıdaki 2 Instagram paylaşımımı okumanızı da diliyorum.
Sevgilerimle
Yoruma kapalı.